Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) Gayriresmi Zirvesi'nde önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, zirve vesilesiyle dostane ilişkiler kurduğu Macaristan'ı ziyaret etmekten mutluluk duyduğunu belirtti. Ayrıca, TDT dönem başkanı Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov’a başarı dileklerini iletti.
Erdoğan, Türk Devletleri olarak Doğu’nun bilgelik ve Batı’nın dinamizmini bir araya getiren güçlü bir mirasa sahip olduklarını vurguladı. Macaristan'ın, TDT ile Avrupa kuruluşları arasındaki bağların güçlendirilmesinde kritik bir rol oynadığını ifade etti. Macaristan’da açılan temsilcilik ofisinin etkinliğinin artırılacağını belirten Erdoğan, Macaristan’ın TÜRKSOY’a gözlemci üye olarak katılmasının kültürel iş birliğine katkı sağlayacağını söyledi.
Türk Dünyası’nın kültürel miraslarından biri olan Nevruz Bayramı’nın 21 Mart’ın TDT Nevruz Anma ve Kutlama Günü olarak ilan edilmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, UNESCO’nun 15 Aralık’ı Dünya Türk Dili Günü olarak kabul etme sürecini desteklediklerini açıkladı. Ayrıca Özbekistan’ın Türk Kültür ve Miras Vakfı’na üye olmasını memnuniyetle karşıladığını belirtti.
Erdoğan, Orta Koridor’un stratejik önemine dikkat çekerek, üye ülkelerin iş birliğine destek vermesi gerektiğini söyledi. Kıbrıs, Karabağ, Bosna ve Gazze’de yaşanan trajedilerin, sınırların ötesini de düşünmenin önemini gösterdiğini ifade etti. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin TDT ailesinin ayrılmaz bir parçası olduğunu vurgulayan Erdoğan, Kıbrıs Türk halkının hak ve özgürlük mücadelesine daha fazla destek verilmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca, KKTC’nin Türk Akademisi’ne gözlemci üyeliğinin önemli bir adım olduğunu belirterek, yakın gelecekte tam üyelik beklediklerini kaydetti.
Kafkasya’daki gelişmeleri yakından takip ettiklerini söyleyen Erdoğan, Azerbaycan ile Ermenistan arasında barış anlaşması sağlanmasından memnuniyet duyduğunu belirtti. Bu barışın Türk dünyası için yeni fırsatlar yaratacağını ifade etti.
Gazze’de yaşanan insani kriz için ise Erdoğan, “Modern zamanların en ağır insani felaketlerinden biri yaşanıyor, sivil halk cehennem koşullarında hayat mücadelesi veriyor.” dedi. Birleşmiş Milletler’in yardım çağrısına dikkat çekerek, Türk dünyası olarak ateşkes, insani yardım ve kalıcı barış için çaba göstereceklerini söyledi. Bölgedeki istikrar için İsrail’in yayılmacılığına karşı durulması gerektiğini, Filistin, Lübnan ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün desteklenmesinin önemini vurguladı.
Rusya-Ukrayna savaşının bölgesel ve küresel etkilerine de değinen Erdoğan, iki tarafın 2022’den sonra ilk kez İstanbul’da bir araya geldiğini, kapsamlı ateşkes ve adil barış için yoğun diplomatik temasların sürdüğünü belirtti. Ayrıca, Suriye’de istikrarın sağlanması için devam eden çabaların bölge güvenliği açısından büyük önem taşıdığını söyledi.
Bilim insanı ve Türk Dünyası Kültür Elçisi Prof. Dr. Aziz Sancar’ın Ali Şir Nevai Uluslararası Ödülü’ne layık görülmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, gençlerin Sancar gibi bilim ve teknoloji alanında başarılar kazanarak Türk milletine katkı sağlayacaklarına inandığını belirtti.
Erdoğan, bugün imzalanacak Budapeşte Deklarasyonu’nun ve alınacak kararların Türk dünyası ve dost ülkeler için hayırlı olmasını dileyerek, Türk dünyasının dayanışma, saygı ve kardeşlik ruhuyla geleceğe birlikte yürüyeceğine inandığını sözlerine ekledi.